Sanat

Bir Şehir: Montreal, Bir Ülke: Küba

emre.ozcan@cubemedya.com'
Yazar: TR Editör

İstanbul’un en önemli sanat merkezlerinden biri olan ve daha önce birçok sergiye ev sahipliği yapan Feyziye Mektepleri Vakfına ait Galeri Işık, geçtiğimiz günlerde çok özel bir sergiye yer verdi.

Galeri Işık, şehirleri fotoğraflamayı kendilerine iş edinen bendeniz Merih Akoğul ve İhya Bozkurt’un dünyanın iki ayrı coğrafyasından çektikleri 30 fotoğrafını yan yana getirdi. Büyük boyutlarda C-Print ve diasec tekniğiyle basılan sergi, galerinin çarpıcı mimarisinden dolayı yalnızca ziyaretçilerin değil, Teşvikiye Caddesi’nden geçen binlerce insanın da sergiyi görmesini sağladı.

Her şehrin kendine ait bir hikâyesi vardır. Kimi şehirler yakındır, kimileri uzak; kimileri sıcaktır, kimileri soğuk. Birinin dağları ünlüdür, diğerinin denizi… Diller farklıdır, gelenekler, davranışlar; kimi şehirlerde akış hızlıdır, kimilerinde yavaş; yaşam her şehirde farklı devinir. Kendi yaşadıkları yerleri hiç terk etmeden oturanların yanında, sürekli başka ülkeleri ziyaret eden de çoktur. Her türlü yaşama biçimi, içinde kendine has bir felsefeyi barındırır.

Ama yine de insanlar birbirlerinin yaşamını merak ederler, başka ülkeleri, şehirleri ziyaret ederler. Kimi kültür turizmi adına müze ve sergileri görmek için, kimi tatile denize girmek ya da kayak yapmak, kimi de alışveriş için gider başka bir şehre. Bazen kara yolu, bazen gemiler, çoğunlukla da uzak coğrafyalar için uçak yolculuğunu yeğlerler. Bazen iş, bazen de eğlencedir başka bir şehirde olmanın nedeni.

Oysa fotoğrafçılar, gittikleri her şehrin ve bu yerlerdeki yaşamın objektiften nasıl göründüğünü ve başkalarının çektikleri fotoğraflara baktıklarında neler hissedecekleri üzerine inşa ederler dünyalarını. Onları dia gösterileriyle paylaşmak, sergilere taşımak, dergilerde ve kitap olarak yayınlamaktır en büyük tutkuları.

Merih Akoğul

Bendeniz Merih Akoğul Montreal’de Bir Mevsim sergisinde, 2015 yılının Ağustos ayında Kanada’nın Montreal şehrinde büyük bir özenle seçtiğim konulara ve tanık olduğum anlara kendimi fazla göstermeden objektifimi doğrulturken, akıp giden yaşamı sessizce fotoğraflara dönüştürdüm. Bir şehrin yaz ışıkları altındaki görüntüsünü, özel anlar üzerinden çerçeveme sığdırmaya çalıştım. Kuzey Amerika’nın yıldız ülkesi Kanada ve onun seçkin şehri Motreal de kendine özgü mimarisi, entelektüel hayatı, kültür ve sanat olaylarının yoğunluğu ile dünyanın sayılı şehirleri arasındadır. Aynı zamanda tanınmış okullarıyla lise ve üniversitelerde verdiği seçkin eğitimiyle tüm dünyadan öğrencileri bünyesine çekmektedir.

Quebec’e bağlı Fransız kantonu da olsa İngilizce ile birlikte çift dilli bir yaşamın olduğu bir kültür şehridir Montreal. Bu şehirde, Eskimo ve Kızılderili sanatından Çağdaş Sanatlar Müzesi’nde sergilenen önemli eserlere kadar gelenek ile gelecek arasına dengeyi koruyan ve geniş bir panoramayı içeren kültür rahatlıkla gözlenebiliyor. Caz Festivali ve Film Festivali ile de sanat  tutkunlarını kendine çeken Montreal, kışları biraz uzun ve soğuk da olsa Plateau’dan Old Port’a, China Town’dan Down Town’a kısa mesafeler arasında bambaşka dünyalar sunuyor.

İhya Bozkurt, Bir Yalnız Ada: Küba sergisinde 2015 yılının Kasım ve Aralık aylarında, altı şehrine gittiği Küba’nın günlük yaşamından kesitleri çarpıcı karelere dönüştürmüş. Bu yalnız adada, ülkenin coşkulu geleneksel yaşam ritmini oluşturan bireylerin yalnızlığına objektifini doğrultmuş. Bakış açısını âdeta görünmez bir katman gibi fotoğraflarının içine dâhil etmiş ve Küba’nın kendine has aurasını, kendi fotografik deneyimi üzerinden büyük bir içtenlikle izleyicilerle paylaşmış.

Fidel Castro’nun ölümünden sonra, yeni bir perdeyi aralayacak olan Küba’nın elbette yaşamı ile birlikte fotografik görüntüleri de değişecek. Önümüzdeki yıllarda gidecekler, özelikle Küba’nın dünya ile farklılaşan ilişkileri sonucunda yaşam standartlarının değişeceğini ve bu yalnız adaya yepyeni bir hayat tarzının geldiğini görecekler. Bunun iyi mi yoksa kötü mü olduğunu elbette zaman gösterecek. Geçici de olsa özlemini çektikleri bazı malzemelere kavuşmak, bu adada yaşayanları kısa vadede elbette mutlu edecektir.

Kitapları da yayınlanan bu sergiyle bendeniz ve İhya Bozkurt, dünyanın iki ucunda bulunan Küba ile Montreal’i aynı mekânda başarıyla bir araya getirdiğimizi düşünüyorum. İtiraf etmek gerekirse izleyicileri aynı anda iki farklı coğrafyanın içine çekmeyi hedefledik. Bu sergi aracılığıyla fotoğrafların dünyayı ne kadar küçülttüğünü, yakını uzak kıldığını ve İstanbul’un büyülü fonunda şehirlerin ve ülkelerin birbirleriyle nasıl kardeş olabildiğini bir kez daha görüyoruz.

Yazar Hakkında

emre.ozcan@cubemedya.com'

TR Editör

Yorum Ekle