Blog

Değerli .tr Okuyucuları

2018’in artık sonlarına yaklaşırken genel bir değerlendirme yapmak ve yeni yılın hazırlıklarına başlamak gerektiğine inanıyorum. Türkiye hiç kuşkusuz büyük değişiklikler ve yeniliklerle dolu bir seneyi geride bıraktı. Siyasetten ekonomiye, bilimden sanata varıncaya dek önemli değişiklikleri yaşayan Türkiye, uluslararası ilişkilerin de merkezî noktasını oluşturmaya, kendi denklemini kurarak her alanda politika üretmeye devam etti.
Ülkemiz resmî ve sivil bütün kurumlarıyla hem kendi iç dinamiklerini oluşturmaya hem de dünya genelinde insanlığın temel sorunlarına durmaksızın çareler aramaya çalışıyor. Büyük ve etkin devletlerin kendi politik sınırlarının dışına çıkmadan sadece kendi vatandaşlarının sorunlarıyla ilgilendikleri görülmemiştir; aksine dünyanın her yerinde varlıklarını hissettirdikleri su götürmez bir gerçektir. Öyle ki, Türkiye olağanüstü birikim ve gücüyle Avusturalya’dan Amerika’ya kadar geniş bir coğrafyada etkin bir diplomasi yürütmektedir.
Ülkemizin politik ve ekonomik gücü, hiç kuşkusuz milletimizin iç dünyasının zenginliğinden ileri gelmektedir. Bu potansiyel güç sayesinde Türkiye, beş kıtada önemli insanî sorumluluklar üstlenip sorunların çözümünde aktif bir rol oynamaktadır. Türkiye ayrıca bu büyük evrensel ve insanî gücünü aktif bir diplomasiye dönüştürerek anlamlı bir politika da üretmektedir.
Türkiye, Ekim ayının sonunda dünyanın yeni havacılık merkezini İstanbul’a taşıyarak önemli bir mesafe kat etti hiç kuşkusuz. Bütün aşamaları tamamladığında yıllık 200 milyondan fazla insanın İstanbul’a inerek Türkiye’yi daha yakından tanıma fırsatı bulacaktır. Bu elbette önemli bir dönüşümdür ki, bilimden sanayiye, ekonomiden politikaya kadar farklı milletlerden çeşitli insanların Türkiye ile ortaklıklar kurmasına vesile olacaktır.
Yunus Emre Enstitüsü de Türkiye’nin imaj ve profiline uygun çalışmalar yaparak faaliyetlerini 2018 yılı içerisinde çeşitlendirmişti. Türkiye’nin daha iyi tanıtılması ve uluslararası kamuoyunda etkili bir çevre oluşturabilmesi için hem yurt dışındaki Enstitü merkezlerinde hem de yurt dışındaki üniversitelerde Türkçe öğretimine devam ettik. Hatta Türkçe Öğretim Portali ile fizikî mekânların haricinde yüz binin üzerinde insana ulaşarak Türkçenin öğretilmesini sağladık. Türkiye Akademik ve Bilimsel İşbirliği Projesiyle de ülkemizin bilim insanlarını dünyanın farklı ülkelerinde çalışan bilim insanlarıyla dijital bir ağ üzerinden bir araya getirmeye ve onları irtibatlandırmaya çalıştık. Bütün bunların yanında beş kıtada kültürel faaliyetlerimizle Türkiye’nin kültürel gündemini anlatmaya ve aktarmaya çalışarak ülkemizin imajına katkıda bulunmaya gayret ettik.
Türkiye’nin turizm potansiyelini artırmak ve farklı coğrafyalardan turist ağırlamak maksadıyla “Misafirimiz Olun” adlı birçok programlar yaparak Çin’den farklı meslek sahiplerini ülkemizde ağırladık. Sonunda Anhui Eyaleti ile Yunus Emre Enstitüsü arasında “Turizm Geliştirme ve İşbirliği” anlaması imzalandı. Türkiye’nin Çin’de tanıtımı maksadıyla yapılan bu protokole göre, iki ülke arasında kültürel değişim ve farklı sahalarda işbirliği amaçlanmaktadır.
2019 yılının milletimize ve bütün insanlık ailesine yeni bir umut olacağını hayal ederek, yeni senenin barış, huzur ve refah getirmesini temenni ediyor, yeni yılınızı içtenlikle kutluyorum.
Daha dolu sayılarda buluşmak üzere saygı, sevgi ve muhabbetlerimle.

Yazar Hakkında

Ebru Çavdar

Yorum Ekle