Edebiyat

Proust Ve Tanpınar’ın Farkı

ŞEHİR, ZAMAN VE BELLEK GİBİ KAVRAMLAR ÜZERİNDEN BAKILDIĞINDA ÜNLÜ FRANSIZ YAZAR MARCEL PROUST, AHMET HAMDİ TANPINAR’IN BATI’DAKİ İZDÜŞÜMÜ GİBİDİR BİRAZ DA. DÜNYA EDEBİYATININ BU İKİ ÖNEMLİ YAZARINI KIYASLADIK.
İŞTE İLGİNÇ DETAYLAR…

  1. Marcel Proust, “modern” bir edebiyatın yazarı iken Ahmet Hamdi Tanpınar “modernleşme sancıları” çeken bir edebiyatın yazarı olarak tanındı.
  2. Tanpınar da Proust da Fransız Filozof Henri Bergson’dan etkilenmiştir. Bergson’u Tanpınar’a Türk edebiyatının önde gelen şairlerinden Yahya Kemal Beyatlı tanıtmıştır. Proust ise Bergson’la sadece eserleriyle değil, kuzeninin eşi olarak da tanışmıştır.
  3. Proust neredeyse bütün ömrünü başyapıtı olarak kabul edilen Kayıp Zamanın İzinde adlı yedi cilt ve üç bin küsur sayfadan oluşan dev romanına adamıştır. Proust, bu romanı annesinin 1905 yılındaki ölümünden sonra yazmaya başlamış ve tam 17 yılda tamamlayabilmiştir. Tanpınar’ın ise birbirinden farklı şiirleri, hikâyeleri, romanları, deneme ve makaleleri vardır. Proust, romanındaki karakterleri inşa ederken kendisinden ve yakın çevresindeki insanlardan yararlanır. Tanpınar ise daha çok hayal gücünü kullanarak karakterlerini inşa eder.
  4. Hem Proust hem de Tanpınar’ın roman kahramanları resim sanatıyla ilgilidir.
  5. Marcel Proust Dostları Cemiyeti’ne üye olan Tanpınar “Benim şartlarım beni edebiyata götürdü.” der. Proust’un, başta sağlık durumu olmak üzere, şartları edebiyatı ayağına getirmiştir.
  6. Proust’un kullandığı Fransızca, Tanpınar’ın öğrendiği ve etkilendiği dillerden biridir. Proust’un romanı Türkçeye, kısmen de olsa, 1942 yılında tercüme edilmiştir. Tanpınar’ın Huzur’u ise 2014 yılında Fransızca olarak yayınlanmıştır.
  7. Tanpınar musikiden edebiyata hem doğulu hem de batılıdır. Proust sadece batılıdır. Proust’un Paris’i vardır, Tanpınar’ın Beş Şehir’i…
  8. Proust’un romanı “Uzun zaman erken yattım.” diyerek başlar ve tam uykuya geçiş anındaki o yarı dalgın hal onun için ilham kaynağı olur. Tanpınar’ın yazdıkları ise “uykusuz” gecelerin mahsulüdür ve uyanıkken görülen birer rüyaya benzerler. Proust, hafızasının çok zayıf olduğunu iddia eder ve öksürük sayısına kadar hemen her şeyi kayıt altında tutar. Tanpınar için her hatırlayış bir yeniden inşadır ve hatırlarken “çağrışımların” peşinde başka konulara yönelir.
  9. Proust’un hatıralarına dönüşünde “ilham kaynağı” madlen denilen bir tür Fransız pastasıdır. Tanpınar ise Musul’daki bir çocukluk hatırasından, Antalya’da deniz kıyısında tek başına yaptığı yürüyüşlerden, Bursa’da Osmanlı Devleti’nin ikinci padişahı Orhan Gazi zamanından kalma bir duvar ve çınar ağacından ilham alır.
  10. Ahmet Hamdi Tanpınar hayatı boyunca ekonomik sıkıntı çekmiş; öğretmenlik ve akademisyenlik yapmış; kendisi evlenmemiş olsa da, akrabalarının ekonomik ihtiyaçlarını karşılamıştır. Proust ise hayatında bir gün bile ekonomik sıkıntı nedir bilmemiştir.

Yazar Hakkında

Suavi Kemal Yazgıç

Yorum Ekle